Pages

2 Mart 2019 Cumartesi

Öyle bir zamanda gel ki.


Öyle bir zamanda gel ki, vazgeçmek mümkün olmasın.

Ellerimde koparmaya çaıştığım zincirlerden kalma yara izleri,
Yeni yeni iyileşmeye yüz tutmuş olsun.
Gözlerimde öyle bir karanlık olsun ki, gören kör oldum sansın.
Yanaklarım kurumuş olsun göz yaşlarımdan, dudaklarımsa çatlak çatlak.
 

Öyle bir zamanda gel ki, vazgeçmek mümkün olmasın.
Belki bin tane aşktan geçmiş olayım ve hiçbiri olmasın gözümde.
Hiçbiri tamamlayamamış olsun cümlelerimi,
Hiç biri bağlayamamış olsun geceyi sabaha.
Hiçbirinin gülüşünün her anı senin kadar aklıma işlenmemiş olsun.
Hiçbirinin hayali en güzel haliyle barınmamış olsun beynimde.
Hiçbirinin izi kalmamış olsun bedenimde. 

Öyle bir zamanda gel ki, vazgeçmek mümkün olmasın.
Sessizce ağladığım, o kimsenin olmadığı anları çığlık çığlığa hıçkırıklara dönüştürmemiş olsun.
Ellerim kimsenin üzerinde eriyip gitmemiş olsun, gezinse bile.
Dudaklarım senin adını söylerkenki gibi kıvrılmamış olsun hiç bi ad'a yeterince.
Yerine koymaya çalıştığım her beden yok olup gitmiş olsun kumlar aktıkça tane tane.
Unuttuğumu sandığım, vazgeçtiğimi sandığım,
Sevemediğimi sandığım öyle bir zamanda gel ki
Yerçekimine karşı koysun damarlarımda beni yaşatan her zerre.
Unuttuğumu sandığım, vazgeçtiğimi sandığım,
Sevemediğimi sandığım öyle bir zamanda gel ki, vazgeçmek mümkün olmasın...

Orhan Veli